Sakarya Altınküre Fen ve Anadolu Lisesi’nde görevli Uzman Klinik Psikolog Hasan Lütfü Ayanoğlu ise depremzedelere psikososyal destek hizmeti için Elazığ’a giderek desteğe ihtiyacı olan kişilere yardımda bulundu.
Meydana gelen deprem ile çok sayıda insan bu durumdan hem ekonomik hem psikolojik olarak etkilendi. Uzman Klinik Psikolog Hasan Lütfü Ayanoğlu, psikolojik travma durumunu, ‘‘Bir bireyi aşırı derecede olumsuz etkileyen ya da başa çıkması zor olan, bireyin hayatını veya varlığını tehdit eden normal yaşamın dışındaki olaylara maruz kalması durumudur’’ diye açıklıyor.
Depremzedelerin Psikolojik Yardıma İhtiyacı Var
Yaşanılan acı olayların insan hayatına bir anda girdiğinde bireyin bu olayı algılaması ve bu duruma adapte olma sürecinin uzun olacağını belirten Hasan Lütfü Ayanoğlu,‘‘Bu süreçte kişiler, travmatik olaylar sonucu psikosomatik dediğimiz birtakım bedensel tepkiler geliştirebilir. Aşırı terleme, titreme, mide sorunları, kas gerginliği gibi fiziksel belirtiler bu tepkilere örnektir. Yakın zamanda psikososyal destek hizmeti için gittiğim Elazığ’da da bu tepkileri gösteren ve desteğe ihtiyacı olan kişiler ile karşılaştım. Travmanın etkilerini hafifletmek için orada bulunan psikososyal destek ekipleri ile birlikte ulaşabildiğimiz kadar depremzede ile bireysel görüşmeler ve çocuk dostu aktiviteler gerçekleştirerek destek sağladık. İçinde bulunduğum süre zarfında benimle birlikte çalışan arkadaşlarım ile birlikte orada bulunan ve travmatik olaya maruz kalmış insanlarımıza yanlarında olduğumuzu ve onları anlamak için çabaladığımız mesajını vermeye çalıştık’’ şeklinde konuştu.
Hasan Lütfü Ayanoğlu, depremzedelerle görüşmeler ve aktiviteler dışında psiko eğitim çalışmaları yaparak depremde zor günler geçirenlere destek olduklarını belirtti.
Yardımlar Yaraları Kapayacaktır
Altınküre Fen ve Anadolu Lisesi’nde görevli Uzman Klinik Psikolog Hasan Lütfü Ayanoğlu konuşmasına ek olarak şunları söyledi:
‘‘Unutmamak gerekir ki, bu süreçte insanlarımızın temel ihtiyaçlarından sonra onların yanlarında olduğumuzu hissettirmek, yalnız olmadıklarını ve birlikte aşabileceğimizi göstermek önemli bir durumdur. İnanıyorum ki deprem sonrası hala devam eden bu psikososyal destek hizmeti bu travmatik olayın açtığı yaralara biraz olsun merhem olacaktır.
Ayrıca söylemek isterim ki, bana bu fırsatı tanıyan kurumuma, ülkenin dört bir yanından bu hizmeti vermek için çoğu şeyden fedakârlık eden tüm çalışan meslektaşlarıma ve arkadaşlarıma teşekkürü borç bilir, depremde hayatını kaybeden insanlarımıza başsağlığı, tüm depremzedelerimize geçmiş olsun dileklerimi iletirim.’’ Bahadır Ulukaya
