İnsani dış politika lafla olmaz. Yardım yaparsan olur. İnsani ve kalkınma yardımında Türkiye 1. sırada. En zengin ülke değiliz. Ancak en zor şartlarda bile bizden daha zor şartlarda olan insanları unutamayız” dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun katılımıyla gerçekleşen ‘Yeni Dönemde Türkiye’nin Dış Politika Vizyonu’ konferansı gerçekleştirildi. Best Westen Premier Otel’de gerçekleştirilen konferansta Vali İrfan Balkanlıoğlu, Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu, AK Parti Milletvekili Recep Uncuoğlu, SUBÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, ilçe belediye başkanları, ilçe başkanları, STK Temsilcileri, kamu ve kurum müdürleri, akademisyenler, öğrenciler ve çok sayıda davetli yer aldı.
Verimli toplantı
Programın açılışında kısa bir selamlama konuşması yapan Başkan Zeki Toçoğlu, “Sayın Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu’nun katılımıyla ülkemizin son dönemlerde yaşadığı iç ve dış politikaya ilişkin bir toplantı gerçekleştiriyoruz. Toplantıya iştirak ettiğiniz için teşekkür ediyorum. Sakarya’mız için, milletimiz ve ülkemiz için verimli bir toplantı olmasını diliyor, Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu’na şükranlarımı sunuyorum” dedi.
Birlik ve beraberlik vurgusu
Vali Balkanlıoğlu, “Türkiye jeopolitik açıdan son derece kritik bir coğrafyada yer alıyor. Bu coğrafya kurulduğu andan itibaren birçok dış müdahaleye maruz kalmış. Ancak devletimiz çok sağlam temellerle kurulmuş. Sayın Cumhurbaşkanımız ‘Dünya beşten büyüktür’ diyor ve bunu savunuyor. İnşallah ileride hukukun egemen olduğu bir dünya teşkilatı görürüz. Ülke olarak çok güçlü olmak zorundayız. Birlik ve beraberliğimize müdahale ettirmemeliyiz. Biz birlik ve beraberliğimizi muhafaza edersek bu badireleri de atlatırız” dedi.
Dünyada yeni arayışlar var
Buluşmadan duyduğu memnuniyeti dile getirerek sözlerine başlayan Bakan Çavuşoğlu, “Yeni hükümet sistemine geçtik. Vatandaşlarımız bu sistemi kabul etti. 24 Haziran seçimlerinde Recep Tayyip Erdoğan’ı başkan olarak seçti. Ama esasen bu yeni dönem Türkiye için yeni bir dönem değildir. Eskiden 2 kutuplu bir dünya vardı. Doğu bloğunun yıkılmasıyla birlikte çok taraflı dünya nasıl oluşur bunu gördük. Bugün ise yeni arayışlar var. Dünyamız çeşitli sınamalarla karşı karşıya. Demokrasinin ve istikrarın beşiği Avrupa’ya baktığımız zaman tedirgin eden durumlar var. Biz böylesine bir ortamda Türkiye olarak ne yapabiliriz? Dış politikamız ne olmalı? Bizim dış politikamızın öncelikleri ve felsefesi var. Bu sadece Türkiye’yi ilgilendiren bir politika değil. Türkiye olarak çok yönlü bir politika izlemek zorundayız. Yeni Türkiye’ye alışamamaların sebebi eski alışkanlıklarına uygun olmayan Türkiye’yi karşılarında görmeleridir” dedi.
Teröre taviz yok
“FETÖ ile mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz. 21 ülkede şuanda eğitimleri sonlandırıldı. Maarif Vakfı eğitim faaliyetlerini devraldı. FETÖ’den kaçanları Türkiye’ye getirmek bizim görevimiz. 100’lercesini getirdik ve yargıya teslim ettik. Amerika’yla bir süreç yaşıyoruz. Brunson olayını bağımsız yargı kararını verecek dedik. Suçlu bulundu ve cezaya çarptırıldı. Amerika çok iyi biliyor ki yasal süreç işlendi. Ama Amerika baskıyla, tehditle bir şey alınamayacağını öğrendi. ABD’yle ilişkilerimizin gerilmesinin asıl sebebi FETÖ ile ilgili taleplerimizi karşılamamasıdır. FBİ soruşturma başlattı. Her faaliyetlerinde Amerikan kanunlarını nasıl ihlal ettiklerini gördüler. YPG ve PKK’nın Münbiç’ten çıkması lazım. Biz de bunu başaracağız. Hiç tereddütümüz ve tavizimiz yok. Terörle mücadeleyi içeride ve dışarıda da yapacağız” dedi.
Girişimci ve insani politika
“Biz her ülkeyle ilişkilerimizi geliştiriyor ama ilkeli bir politika gerçekleştiriyoruz. Terör örgütlerine karşı yapılan işbirliklerine karşı tavrımızı ortaya koyuyoruz. Mazlumlara karşı görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Dış politikamızın bu bölümleri girişimci dış politikadır. Ancak girişimci politikayı insani politikayla tamamlamazsanız değeri olmaz. Girişimci ve insani politika olmak bizim ahlaki görevimizdir.
Sınırlarımızda bizim kanunlarımız geçerlidir
“Ekonomimize karşı saldırılar olabilir. Bunlar geride kalır. Ancak insani yardımlarımızı kesersek itibarımızı kaybederiz. Aldığımız tedbirler ve uyguladığımız politikalar sayesinde istikrara doğru gidiyoruz. Her yaşadığımız dalgalanmadan gereken dersi alarak tasarruf yapmasını bileceğiz. Devlet ve millet olarak bunu başaracağız. Ekonomik olarak eski günlerimize döneceğiz. Çok tavsiye ettiler İMF’ye geri dönmemiz için. Sayın Cumhurbaşkanımız burada net bir duruş ortaya koydu. Zor zamanlarda da akıllı, sabırlı ve ilkeli durursanız neticelerini alırsınız. Kaşıkçı olayında da sabırlı ve ilkeli duruş sergiledik. Burada tutumumuz ortada. Türkiye sınırlarında olan olayda bizim kanunlarımız geçerlidir.”
İnsani ve kalkınma yardımında Türkiye 1. sırada
“Uluslararsı hukuku ve adaleti savunan herkesin yanındayız. İnsani dış politika lafla olmaz. Yardım yaparsan olur. İnsani ve kalkınma yardımında Türkiye 1. sırada. 2017’de 8,1 milyar dolar. En zengin ülke değiliz. Ancak en zor şartlarda bile bizden daha zor şartlarda olan insanları unutamayız. Sonuç olarak biz güvelik, istikrar ve refah umutlarına güç katan bir ülkeyiz. Başkalarının vereceği desteğe bakan değil, başkalarının, dünyanın umudu olan bir ülkeyiz ve güçlü bir aktörüz. Gücümüzü de kimsenin aleyhine kullanmıyoruz. Ancak yeri geldiğinde de kullanmasını biliriz. Girişimci ve insani politikamızı inşallah devam ettireceğiz.”