Hür ve bağımsız yaşama kararlılığının en veciz örneklerinin sergilenmiş olduğu Çanakkale Deniz Zaferi, eşsiz bir kahramanlık destanıdır.
Aziz milletimiz, varlığına yönelen tehditler karşısında daima birlik ve beraberlikle tek vücut olmuş, vatanını canı pahasına korumasını bilmiştir. Üzerinde yaşadığımız topraklar, Vatan, Bayrak ve Millet Sevgisiyle Şehadet ve Gazilik mertebesine yükselen, ismi bilinen bilinmeyen tüm kahramanlarımızın bugünkü nesillere armağanı ve ebediyete kadar koruyacağımız yegâne varlığımızdır.
Vatan topraklarını korumak ve savunmak için en güç koşullar altında canlarını ortaya koymaktan çekinmeyen şehitlerimiz, devletimizin varlığının, birlik ve beraberliğinin güvencesi olarak sonsuza kadar milletimizin gönlünde yaşamaya devam edecektir. Milletimiz, Şehitlerimizin ve Gazilerimize olan minnet duygusunu daima hissetmiş, bu günleri onlara borçlu olduğumuzun idraki içinde asla unutmamış, unutmayacaktır. Bizler de bu şuurla, Şehitlerimizin emanetine kararlılıkla sahip çıkarak, ülkemizi geleceğe, muasır medeniyete taşımak için çalışıyoruz. Birlik ve beraberliğimizi koruduğumuz sürece inanıyoruz ki, yarınlarımız daha güzel ve daha mutlu ve müreffeh, ülkemiz dünyanın önde gelen gelişmiş devleti olacaktır.
Bu duygu ve düşüncelerle; “18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi”nin yıldönümünde Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, ebediyete intikal eden kahramanlarımızı ve vatanını canından aziz bilen Malazgirt’ten Çanakkale’ye, Dumlupınar’dan 15 Temmuz’a kadar